Beyaz Sanat Akademi
Özgürlük Meydanı Kartaltepe Mh. Belediye Hekimi Sk. No. 4/7 BAKIRKÖY İSTANBUL

Telefon: +90 212 451 48
E-Mail: info@israfilhanci.com
Mobil: 0532 256 75 96 

Edit Template

ÜMİT

İnsanı yaşatan ümididir; bir gün kavuşacak olmanın.

MUCİT

Sevmek olmasaydı mucidi ben olurdum, seni görünce

GÖÇ

Sen çocukların umarsız gülüşü / Yorgun kanatlı kartal / Sen yaralı üveyik / Gözlerinde güzel günlere göç hazırlığı var

GÖNÜL SENFONİSİ

Baktığım her şeyde o gül yüzün var / Sensiz bu yerlerde yalnız hüzün var

AŞK

sıcak denizdir; buz dağlarını eriten.

AŞK

gökkuşağını yakalama hülyasıdır.

AŞK

bir tebessümden pırıl pırıl bir gökyüzü kurmaktır.

...

Aşk uçar, sızı kalır.

AŞK

sevgilinin gözlerinde gül yetiştirmektir.

Korkularımı salıyorum

Korkularım var. Fena halde kaygılandırıyorlar beni. Onları aklıma getirmemek için uğraştıkça hep zihnimde kalıyorlar; büyüdükçe büyüyorlar içimde. Dağın tepesinden yuvarlanan bir kartopu gibi. Önce minik, masum ilerlemeye başlıyor. Yuvarlandıkça büyüyor. Ve büyüyerek geliyor üzerime üzerime. Kaygılarım artıyor, paniğe kapılıp gerisin geri kaçmaya başlıyorum; kaçtıkça bir dev olup büyüyor, kocaman bir heyulaya dönüşüyor; minik, masum kartopu. Endişe katsayım artıyor, kocaman topun altında ezilecek olmanın paniğiyle kaçacak...

adamlık

Einstein diyorki mutlu olmak istiyorsanız hayatınızı bir amaca bağlayın; eşyaya ya da insanlara değil. Eşya tamam da insanlar için bu böyle olmamalı diye düşünüyorum. İnsanı sevmeyeceksek, ona bağlanmayacaksak ne anlamı var, var olmamızın? İnsan olmadan duygularımızı nasıl hissedeceğiz, nasıl fark edeceğiz insan olduğumuzu? Hasreti, özlemi nasıl duyacağız iliklerimizde, nasıl anlayacağız sevdiğimizin kıymetini? Ölesiye acı veren ayrılıklar olmadan sabrı, metaneti, tevekkülü nasıl öğreneceğiz? Belki mutluluk değil...

İyi bilirim ayrılıkları

iyi bilirim ayrılıkları bana sor gidenlerin ardından yalnız ellerim değil bir sağa bir sola yalpalanan yüreğimdir ve hüznü ve kederi ve bir yumruk gibi düğümlenen buruklukları bilirim ama sen bilir misin sevgili insanı yaşatan ümididir bir gün kavuşacak olmanın

özlüyorum seni

Hiç kimse göremez seni benim gördüğüm yerden, duyamaz benim duyduğum kadar. Hissedemez her an nefesini iliklerinde. Özleyemez yani; Soluk gibi tazelenirsin içimde, bahar olur açarsın çiçek çiçek, har olur yakarsın her yanımı. Sızım sızım sızlatırsın burnumun direğini. Sen bendesin gülüm, ben sana bende. Bendeki sen sen değilsin hiç kimsede. Özlüyorum seni abartısız; bir güle dokunur gibi, gülümser gibi cıvıl cıvıl çocuklara, ellerimi ellerine uzatır gibi....

Görestim seni

hasretin kırmızı şimdi, hasretimin rengi kan; ummanlar büyüyor içimde, hasretin; içimi yakan, menekşe kokan… bilmesen de bu halimi, ne olur bir an gözlerime bak da; kan kırmızı, ince sızı, çoban yıldızı hasretimi yorgun gözlerimde gör Esme. gör de bak, nasıl olurmuş göresme? görestim seni var mı haberin, olmuyor aahh, dolmuyor yerin görestim seni, yok mu bir duyan? ıslat yüreğini de gözlerimde uyan! görestim seni, aahh...

Dört Element

Ben seni altı günde sevdim. Altı günde gelebildim kendime. Derinlerinde kayboldum seni görünce. Diplerinde vurgun yedim. Şaşkın bir şafaktan önce, alacakaranlık gibi sessiz sedasız sardın ufkumu. Üzeri örtülmüş her ne varsa aydınlanırken hayatımda püfür püfür ve bir o kadarda yumuşaktın; göz kamaştıran aydınlığında aniden körelmesin diye gözlerim. Bir tanyeri dinginliğinde ağarttın yüzümü. Tebessümü sende keşfettim. Gülücüklerin yakamoz yakamoz raksını seyrettim gözlerinde. Güneşim oldun; bulutlar desen...

Aşk elle tutulmaz

dağlar taşımaz gülüm, denizler almaz sevdamı benim. ferman gibi dürsen yeryüzünü elinle, köpürsen o mavi, o deniz gözlerinle; gözlerin yetmez, ellerin tutmaz! yazılmaz benim sevdam kağıtlara, ağıtlara, yazıtlara yazılmaz; ağaçlara kazılmaz! taşınmaz benim sevdam; ölümsüz aşkların efsane adında! kuşların kanadında taşınmaz! benim sevdam; bir yıldızın parlak ve berrak sıcaklığında… benim sevdam; ansızın, günahsızın, bir kızın yüreğinde yüreğidir yıldızın. benim sevdam ezelden gelir, güzelden gelir; güzelliği...

Gönül Senfonisi

Yüreğimin baş köşesine kurdun tahtını Aklında kalacak En derin dehlizlerden uzanır sesim Gözlerimde senin için bir hediye saklı Bin yıllık merasimdir ellerine dokunmak Sıradağlar ardından, kalabalıklar arasından Hafif doğrul da gözlerime bak Gözlerim kör gözlerim sağır Gözlerim yalnız sana odaklı Aslında amacım Senin olacak İçine dolacak Bir ışık yakmak Benden bileceğin Her an güleceğin Bir hatıra bırakmak Çam sakızı çoban armağanı bir ses Bir nefes...

Bu Sözler Yalnız Sana

Ela gözlerine düştüğümden beri Aklımın alamadığı düşlerim Tozpembe gülüşlerim var Ela gözlerinde savurdun beni Kaf dağı bana diyar Anka kuşu yar oldu Kavurdun beni ela gözlerinde Gönlüme kimse laf dinletemez Gök kubbe boşansa serinletemez Katlayıp geceleri yoğurdun Işığım sensin şimdi ölgün sularda Hayalini bekliyorum kör pusularda Sen kurdun beni ela gözlerinde Dönüşüm sanadır Yanıp sönüşüm sana Nefessiz dalışlarım Avare kalışlarım Yürüyüşüm sana Ela gözlerine düştüğümden...

Aşk Elle Tutulmaz

Duyguları ve muhakemeleri allak bullak edecek yeni bir kitap; Aşk Elle Tutulmaz

Kitabın yazarı Hancı. Şair Hancı, sade bir dil kullandığı şiirlerinde ahengin özlenen sesiyle okuyucusunu derin ve mistik bir yolculuğa çıkarıyor.

Eğitim Takvimi İçin Tıklayınız....

Beyaz Sanat © 2025 All Rights Reserved